Ülkenin kurtuluşunun başladığı ilk günü, kendi doğum günü olarak seçmiş bir lider O. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk. Doğum günün kutlu olsun. Ümidin hiç bitmesin; Bu vatanın gençleri vatanının kıymetini hep bilecek.


5 dakika


Atatürk’ün doğum günü bugün.

Mustafa Kemal ülkenin kurtuluşunun başladığı ilk günü kendi doğum günü olarak seçmiş bir lider. Her şeyi borçlu olduğumuz lider O.

Mustafa Kemal Atatürk’ün doğum günü tam olarak bilinmese bile kendi sözleriyle 19 Mayıs olarak belirlenmiştir. Kurtuluş Savaşı’mızın başladığı, Anadolu topraklarına bir güneş gibi doğduğu o kutlu günü seçmişti. Bugünün O’nun hayatındaki değeri daha iyi anlıyoruz böylece.

19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutladığımız bugün Başkomutanımız Mustafa Kemal’i daha iyi anlamak, O’nu ve düşüncesini daima yaşatmak için hazırladığımız Atatürk ve Cumhuriyet köşemize davet ediyoruz sizleri.

Atatürk’ün 993_814 Seri Numaralı Nüfus Cüzdanı

Gelelim doğum günümüze. Nüfus cüzdanında sadece 1881 yazıyor. Ama neden 19 Mayıs demişler? Gerçeği ne? Neler diyorlar?

—==0==—

Atatürk’ün Doğum günü nasıl 19 Mayıs oldu?

Bu konudaki bilgi Atatürk’ün Samsun’a çıkışının 100.yılı adına kurulan Samsun 2019 sayfasında çok güzel anlatılmış. Ve ne tesadüftür ki aşağıdaki olaydan tam 2 yıl sonra yaşamı sona ermiştir Ulu Önderin.

” İngiltere Kralı VIII. Edward Reis-i Cumhur Mustafa Kemal Atatürk’ün doğum gününü kutlamak ister. Dolayısıyla Kral, Atatürk’e samimi ve özel duygularını içeren bir telgraf çekmelidir. Talimatını verir ve İngiltere Maslahatgüzarı Mösyö Morgan direktifi yerine getirmek üzere Hariciye Vekili Yardımcısı Londra Büyükelçimiz Ali Fuat Türkgeldi Bey’e Atatürk’ün doğum gününü sorar. 

Elçimiz Ali Fuat Türkgeldi konuyla ilgili net bir bilgiye sahip değildir. Hariciyecilerimizden diğerlerinin de konuyla ilgili ne yazık ki bilgileri yoktur. Bu yüzden Ali Fuat Bey hemen resmi yazı yazılmasını ister ve Atatürk’ün yevm-i veladetinin yani doğum gününün ne olduğunun sorulduğu 10.XI.1936 tarihli belge hazırlanarak Hariciye Vekaleti’nden (Dışişleri Bakanlığı) Riyaset-i Cumhur Umumi Katipliği’ne (Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği) gönderilir. 

Yazı Hariciye Vekaleti’nden Cumhurbaşkanlığına ulaşır. Yalnız, Atatürk’ün doğum gününü Cumhurbaşkanlığından da bilen hiç kimse yoktur.

Dönemin Cumhurbaşkanı Genel Sekreteri Hasan Rıza Soyak, artık başvurulacak başkaca kaynak kalmamıştır, düşüncesiyle çıkar Gazi Paşa’nın karşısına. 

“Efendim dostunuz VIII. Edward doğum gününüzü sormaktadır. Özel bir tebrik göndermek ister. Ne arz edelim efendim, ne buyurursunuz?” mealinde sualini dile getirir. Ve Hariciye Vekaleti’nden gönderilen resmi evrağı Atatürk’e verir. Paşa evrağı inceler. 

Atatürk bir süre ne diyeceğini bilemez. Kendisi de doğum gününü net olarak bilmemektedir.

Dolayısıyla şöyle maziye dalıp gider. Lakin tam cevabı bilmesi mümkün değil. Tam bu anda aklına anası Zübeyde Hanım gelir ve Reis-i Cumhur şu minvalde bir konuşma yapar:

“Anacım hep derdi ki oğlum seni bir bahar günü doğurdum”. 

Sonrasında da ilave eder:

“Bu bir 19 Mayıs günü niçin olmasın?”

Gazi Paşa’nın huzurunda bulunan Hasan Rıza Soyak ve Afet İnan Hanımefendi dikkatle dinlemişlerdir ağızdan çıkan sözcükleri. Ve Genel Sekreter Hasan Rıza Bey 10.XI.1936 tarih çıkışlı Atatürk’ün doğum gününün sorulduğu belgenin üzerine aynen şöyle yazar:

“Reis-i Cumhur Atatürk’ün 19 Mayıs 1881 tarihinde doğmuş olduklarını arz ederim.”

Bu bilgi üzerine Cumhurbaşkanlığı 12.XI.1936 tarihli resmi bir yazıyla Atatürk’ün doğum gününü belirten yazı hazırlayarak Dışişleri Bakanlığı’na bildirir. Dışişleri Bakanlığı da aynı bilgiyi Mösyö Morgan’a iletir. 

Atatürk'ün Doğum Günü..
Atatürk’ün Doğum Günü..

Peki gerçek ne?

Atatürk’ün doğum günü 10 Kasım 1936 tarihinde yaşanan bu olaydan sonra 19 Mayıs olarak kabul edilmiş. Peki gerçek doğum günü neydi Atamızın? Şimdi de bu kaynaklara bakalım.

Atatürk’ün Doğumu

İşte Atatürk sayfası Şevket Süreyya Aydemir’in Remzi Kitabevi tarafından 2005 yılında yayınlanan Tek Adam kitabından alıntı yaparak anlatmış. Gerçek uzunca süre bu şekilde kabul edilmiştir. Zaten elimizde bunu gösterir de bir belge yok maalesef.

… Bebeğin doğumu yaklaştıkça Zübeyde’nin heyecanı gibi evin telaşı da arttı. Evin erkeği, o günlerde artık evinden ayrılmıyordu. Doğum öncelerinin gerektirdiği hazırlıklar, yakın kadın akrabaların evde daimî misafir kalışları, o gece gündüz havaya hâkim olan hem zevkli, hem endişeli bekleyiş, Ahmet Subaşı Mahallesi’ndeki pembe eve olağanüstü bir hava veriyordu… Nihayet doğum ağrıları başlar. O sırada evde en tecrübeli kadın olarak Ali Rıza Efendi’nin annesi Ayşe Hanım bulunmaktadır. Selânikli Hati, yahut Hatice Kadın, ebe olarak çağırılmıştır. Doğum kolay olur. Genç annenin aylardır süren ve doğumun en çetin ağrıları içinde bile bir saniye aklından çıkaramadığı büyük endişesi şudur: Kız mı, oğlan mı?

Doğum tamam olup da ebe, çocuğu eline alınca, anne gözlerini kapar, nefesini tutar ve sormaya cesaret edemez ama her anı bir yıl kadar uzun gelen bu buhran içinde beklediği hep o müjdedir. O da gecikmez:

-Müjdeler olsun kızım, bir oğlan çocuğun oldu. Nur topu gibi. Allah uzun ömürlü etsin…

… Doğumu takip eden günlerin birinde, çocuğa Mustafa adı verilir… Fakat bu doğumun günü, ayı, hatta yılı dahi belli değildir. O zamanlar Müslümanlar arasında; aile içinde yeni bir çocuğun doğumunu, aile reisinin bir Kur’an’ın boş bir tarfına veya o zamanki evlerin demirbaş kitaplarından olan Ahmediye, Muhammediye ciltlerinin bir kenarına kaydetmeleri alışkanlığı vardı. Ali Rıza Efendi’nin, yeni doğan oğlu hakkında böyle bir kaydına rastlanmamıştır…

Zübeyde’nin çocuğuna ait doğum tarihi bugün de aydınlanmış değildir. Hayatının son yıllarında Zübeyde ile konuşan bir yazarın naklettiğine göre (Kemal Atatürk, yazan: Enver Behnan Şapolyo, 1959, s.17) Zübeyde Mustafa’yı erbain soğukları sırasında dünyaya getirmiştir. Mustafa’nın nüfus kâğıdındaki doğum yılı da 1298 (1880) dir. Yazar, kitabında bu bilgileri işleyerek ve tam dayanaklarını da açıklamayarak, Mustafa’nın doğumunu 23 Aralık 1296 (yeni tarihe göre 4 Ocak 1881) olarak verir.

Atatürk'ün 993_815 Seri Numaralı Nüfus Cüzdanı
Atatürk’ün 993_815 Seri Numaralı Nüfus Cüzdanı

İkinci bir doğum günü hatta doğum yeri daha var!

Bu doğum iste Mustafa Kemal isminin tüm dünya tarafından dikkat çektiği zamanı işaret eder. Askeri hayatının başladığı ilk günden itibaren cepheden cepheye koşan, sürgüne gönderilen, küsmeyen, bu topraklar için daima savaşan Başkomutanımızın adı Çanakkale’de parlar. Mustafa Kemal henüz Yarbaydır Çanakkale’ye gidip “Size ölmeyi emrediyorum” dediğinde. Henüz 34 yaşındadır ve O’nun bu emriyle İngilizlerin ilerleyişi durdurulur. 5 Mayıs 1915’te Yarbay olan rütbe Albay olacaktır. Dünya çapında Atatürk’ün doğduğu yer o önemli kararları verip Çanakkale Savaşlarının seyrini değiştirdiği Kemalyeri, doğum tarihi ise “Ben size taarruz emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimizi başka kuvvetler ve başka komutanlar alabilir.” sözünü söylediği 25 Nisan 1915‘tir.

Saygıyla anacağız daima…


Like it? Share with your friends!

Figen DEMİRTAŞ
Sayılardan ve ünvanlarından sıyrılmış bir emekçi. Hayatın her daim öğrencisi. Kadın, anne ve yazmaya sevdalı bir hayalperest.

0 Comments

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Comments

comments

Powered by Facebook Comments