Barış için Şiir Orkestrası
Zaman Körfez Savaşı zamanı… Birbirinden bağımsız zaman ve tarihlerde 81 şairin dile getirmiş olduğu şiirleri Orhan Alkaya ve Refik Durbaş kurgudı ve ortaya çok özel bir çalışma çıktı. Adına Barış için Dizeler denildi.
Şiir; hani hep dediğimiz gibi, bizlerin sayfalara sığdıramadığı düşünceleri tüm duygularıyla bir kaç satıra denkleyebilme sanatı.
Şiir unutmaz, unutturmaz diye bir slogan var ya hani. İşte barış için bir araya gelmiş o güzel dizeler.
Barış için Dizeler
Evsiz kapılardan girip çıkıyorum kalbim dünyanın ortasında bir menekşe neft ve kan, zambak cesetlerinde çürüyen leke çakı bile çekemediğim iki karanlık arasındayım karda bir çiğdem, dikende bir kuş gibi yakıp kavrulan yanıp kavrulan bir akıl anın sıkı dokusuna sığınan yoksul akıl, alkışların uğultusuyla büyütür bütün savaşların anasını; ah Asur! savaş, ah tükenen karanlık topallayan deli kalbim, böyle başlamak istemezdim kimdi bana insanlığın soylu bir geleceği olacak diyen alev gözler alevleri yardı ölü çocukların ak gözlerini anmak için... duyamam yaprağın sesini orman gümbürderken olmak veya olmamak, bütün hatırladığım bu yaşam da kanıyor insan da, ensemizde ölümün soluğu
iyi savaşlar sayın seyirciler, devam edin seyirci kalmaya
naklen cinayet çağı bu, katilin yüzü flu "derslerinizi sakın ihmal etmeyin" şiir unutmaz, "canlı yayın " yapsa da ölüm savaş, içi dışı kül kokar savaş, iki ağzı kırık bir kama başkalarının kanıyla da ölebilir insan şimdi yalnızca adları Savaş ve Zafer olan çocukların dönüşünü düşünüyorum ölümün adıyla kan diyorum kan ve fırlıyorum ayağa, tutun şu savaşı acıların ve düşmanlıkların yıldızlararası dönemi bittiği zaman Orion'un uyum şarkıları çıkacak aramızdan hangi savaş yüz akıyla çıkmıştır savaştan savaşı insanlık kadar eskidir diye haklı çıkarmak isteyen bilsin ki, barışı insanlık kadar yenidir diye övünüyorum ben kanayan bir Ortadoğu ikindisiyle açıklıyorum gizli güllerimi Korkusuz kır çiçekleri önünü keser kesmez
Savaşçı diz çökecek göreceksin
ey kin ve kibir bekçileri şafak; sizin ateşiniz üzerinde doğruluyor şimdi rüzgarın çarmıhında donardı anılarımız şimdi bir buğusun artık zamanın teninde rüzgar: Gümüşi bir ırmaktan su içerkenki yürek zaten biliyor tohumlu ölümleri 1-3 nöbetini olum tutuyor askerin gözlerinde bir aynaya bakakalmış gibi ardında uçup giderken hayat petrolden tez tutuşur alın teri ancak akrep zefiri yaraşır mürekkepliğe kağıt turnam hey, yolların durduğu görülmemiş dağ titreşirse kör tarih gözümüzü oymak istiyor neler mi söylüyor olu asker? olduğunu söylüyor, naklen söylüyor lav düşüyor dünyanın bütün ırmaklarına gül yerine riyadır, ölsem damarlarım boşalır böler uykuyu o ses; savaş, ah yır! barış güçlü insanların yapıtıdır savaş, korkakların cesaretidir
cesetlerdir bu ülkenin rozetleri
marşlarla büyür bir yanım, bir yanım hep çocuk simdi çocuklarına ne yaptın diye sormuştu toprak Barışı üzdüm savaş çıktı batar kağıttan çocuklar kara karanfilin körfezinde savaş oldu, süt bardağı kırıldı çocuğun maviyi kim oldurdu, ilk kuşu onun içinde acısı en çok çocuklara düşer savaşların -her çocuk bir çekmece- anneleri boğuluyor içlerinde ölümcül ışıklar aydınlatacaksa geceyi -karanlık kalsın- Yanlış mı belledim, insan sorumluluktur kan saldırır kum saldırır Orta doğudur yüreğim kum'saldır
girmeyin dizelerime gürültülü gölgelerinizle
kemikten zarlarla oynanan kıta kumarı korkusunu apacı dener kendi yüzünde "le emma ma yenfeun - nase fimeksu fil arz" ise ben bir olabilir insanım, tiksinirim başkan ve generallerden burda, orda, Ur'da yüzünden düşen harfte gizle beni Günler geçtikçe Taş'la Kitap arasında debeleniyorum, Fırat'ın kanlı sularında tadı derinliğimizde uğuldayan gün balı savaşı istiyorum aşkla; savaş barış'sa okyanus uzunluğunca petrolden bir tabutun örttüğü o karabatakla yan yana Sevgilim, beni kana koşan dünyadan koru kurtuluş türküleri gibi insanı çarpan barış kavgamızdır barış, uzun aşk geceleri gibi yüce dinginlik sen bozacaksın oyununu bezirganın savaşı göğüsler yaşam apoletlerim yok. Param var. Bana da silahlar satın; işgal edeyim geleceğini barışın Allah Allah ateş geliyor, Allah Allah barış geliyor
silahları, silahsızlanmaları, silah satanları, can bezirganlarını anlatır bu destan
yazık ki kudurmuş Pentagon'un bir dişi de İncirlik övmüyorum yiğitliğini senin inanmıyorum yiğitlik olduğuna insan öldürmenin cenge ve cengavere hayır, ölüm kusanlara, yeryüzünü karartanlara insan bitince başlar kavga yaşamı ateşe vermeyin insanlar barışa barışa... benim tanıdığım Savaş'la savaş körfezde rakı içer ben seni öptüğüm gün istemiştim hiç ölmemeyi, söylemiş miydim? seni savaş, ne zaman öptüler
Barış için Dizeler ‘de kelimelere anlam veren şairler
- Meltem Ahıska,
- Oğuzhan Akay,
- Gülten Akın,
- Merih Akoğul,
- Hulki Aktunç,
- Teoman Aktürel,
- Sina Akyol,
- Orhan Alkaya,
- Melih Cevdet Anday,
- Behçet Aysan,
- Mehmet Başaran,
- Nihat Behram,
- Ataol Behramoğlu,
- Süreyya Berfe,
- Nur Bulum,
- Eray Canberk,
- Mazhar Candan,
- Ali Cengizkan,
- Metin Cengiz,
- Erol Çankaya,
..
- Cevat Çapan,
- Müslüm Çelik,
- Çınar Ciğ,
- Veysel Çolak,
- Arif Damar,
- Refik Durbaş,
- Salih Ecer,
- Gültekin Emre,
- Enver Ercan,
- Müştak Erenus,
- Abdullah Rıza Ergüven,
- Ebubekir Eroğlu,
- Seyhan Erözçelik,
- Cezmi Ersöz,
- Turgay Fişekçi,
- Hamdi Gedik,
- Tarık Günersel,
- Aydın Hatipoğlu,
- Gunseli Önal,
- Özdemir İnce,
..
- Orhan Kahyaoğlu,
- Semih Kaplanoğlu,
- Sefa Kaplan,
- İsmet Kemal Karadayı,
- Hidayet Karakuş,
- Turhan Kayaoolu,
- Mehmet Kemal,
- Şükran Kurdakul,
- Akif Kurtuluş,
- Onat Kutlar,
- K. İskender,
- Kerim Mert,
- Özkan Mert,
- Mehmet Müfit,
- Lale Müldür,
- Seyyit Nezir,
- Mehmet Ocaktan,
- Ahmet Oktay,
- Fergun Özelli,
- Adnan Özer,
- Kemal Özer,
..
- Lütfu Özkök,
- Ali Püsküllüoğlu,
- Sennur Sezer,
- Zafer Şenocak,
- Cahit Tanyol,
- Tuğrul Tanyol,
- Berin Taşan,
- Suha Tuğtepe,
- Engin Turgut,
- Gürhan Uçkan,
- Mehmet Uzun,
- Mehmet Fikri Ünal,
- Kubilay Ünsal,
- Ramazan Üren,
- Aydoğan Yavaşlı,
- Hilmi Yavuz,
- Necati Yıldırım,
- Hüseyin Yurttaş,
- Can Yücel,
- Nihat Ziyalan
- Gülsüm Akyüz.
…
Ayrıca şiire katkı olarak İsveçli şair Peter Curman’in gönderdiği dize kullanılmamış, ancak toplantıda okunmuş.
“Alarm çalıyor insanın hücrelerinde şimdi, şiirin gücü savaşı ve savaşları engellemeye yetecek mi?”
Sözün Sonu
Ustalar söylemiş; ama ne söylemiş. Üstüne kelam etmeyi ben kendime yakıştıramadım. Ne diyelim, barışın mevzu-bahis olmadığı zamanların gelebilmesi, gönüllerimizin aydınlanması dileğiyle…
0 Comments