Engelliler Haftası için tek söyleyeceğim cümle “kalpleriniz ve akıllarınız size engel olmasın” Sadece empati yaparak anlayabiliriz onları. Eşit şartlarda yaşam hakkına inandığımızı Engelliler Günü‘nde de Görme Engelliler Günü‘nde de belirtmiştik.
Durun ve bir anlığına düşünün, hatta deneyin.
Sizden engelli dostlarımızı anlamanız için sadece onların yaşadıklarını hayal etmenizi istiyorum. Gözlerinizi kapayın, ardınıza yaslanın ve hayal edin. Bakalım ne hissedeceksiniz.Gören gözlerinizin artık hiç görmediğini, etrafınızın kapkaranlık olduğunu, evin içinde yönünüzü aradığınızı hayal edin.
Ellerinizle duvarları yokladığınızı, kapının kolunu aradığınızı banyoya girebilmek için. Bir bardak su içebilmek için neler yaşayabileceğinizi düşünün. Sonra aynı şekilde sokağa çıktığınızı, karşıdan karşıya geçmeye çalıştığınızı hayal edin.
Aynısını duyamadığınız bir versiyonla yaşayın. Çok sevdiğiniz çocuğunuzun sesini duyamadığınızı, ne istediğini anlayamadığınızı düşünün. Kapının çalan zilini ya da karşıdan karşıya geçerken aniden duran arabanın kornasını, frenini duyamadığınızı düşünün. İçtiğiniz bir duble rakının keyfine varamayacaksınız Zeki Müren nağmelerini duyamadığınız için.
Koştuğunuz, tekmeler savurduğunuz, denize salladığınız bacaklarınızın artık tutmadığını, onların külçe gibi ağır bir uzantı olduğunu düşünün. Tekerlekli sandalyedesiniz artık. Her yere o şekilde gitmek zorundasınız taa ki yatana kadar. Demin duyamayarak yada göremeyerek geçmeye çalıştığınız caddeyi bir de tekerlekli sandalye ile geçmeye çalıştığınızı düşünün.
Sonra bir anne olduğunuzu düşünün, zeka geriliği olan bir bebeğiniz olduğunu ve siz ne kadar inkar etmeye çalışsanız da 2 yaşında teşhisinin konduğunu. Buna devam edebilmem şu dakikadan sonra inanın çok zor. Sizler için bunları yazarken kendim de aynı duygular içerisine girdiğim için tam da burada artık tıkanıyor ve devam edemiyorum.
DAYANABİLİYOR MUSUNUZ TÜM BUNLARA?
Bu hafta Dünya Engelliler Haftası.
2010 TÜİK verilerine göre kronik hastalıklarınız sonucu % 25,6 engelli arasına girebilirsiniz. Ya da yaşayacağınız bir trafik kazası sonucu %8,8 ortopedik engelli arasında tekerlekli sandalyeye muhtaç olabilirsiniz. %8,4 görme engelli arasında bir yakınınız olabilir.
Eşit fırsatlarda yarıştığımızda neler başarabildiklerine şaşırabiliyoruz. Metin Şentürk’ü düşünün şarkılarıyla yaşama enerjisini.
Fırsat vermek gerekiyor sadece. Destek olmak yeterli.
Şimdi tekrar düşünün, yaşadığınız bedene iyi bakın ve engellileri bu pencereden değerlendirin.
Ve yeniden düşünün otoparktaki yerlerini alırken, engelli rampalarını işgal ederken, ağlayan engelli çocuğunu susturamayan anneye ters ters bakarken.
Onlar için yapamadıklarımızı düşünün. Neler yapabileceğimizi bir düşünün.
Sevmek zorunda değilsiniz kimseyi ama saygılı olmaya çalışabilirsiniz. Deneyin hiç zor değil.
0 Comments