“Fibromiyalji ile yaşamak nedir ve nasıldır” Peki kronik ağrı olmadan bir yaşam mümkün mü? Stres bunun neresinde? Fzt. Zeynep DEMİR hazırladı


5 dakika


Fibromiyalji ile yaşamak nedir ve nasıldır onu konuşmak istedim bu hafta sizlerle. Ağır çalışma ve yaşam koşullarının getirmiş olduğu zorlukların yol açtığı stres ile tetiklenen fibromiyalji sendromu, artık çağın hastalığı haline gelmiştir. Peki kronik ağrı olmadan bir yaşam mümkün mü? Fibromiyalji sendromundan kurtulmanın bir yolu var mı?

Fibromiyalji sendromu nedir?

Fibromiyalji Sendromu, yaygın vücut ağrısı ve halsizlik ile kendini gösteren kronik ağrı sendromudur. Hastaların yaygın vücut ağrılarının yanı sıra halsizlik, depresyon, kronik yorgunluk, isteksizlik, uyku bozukluğu, yorgun uyanma ve sabah tutukluğu şikayetleri mevcuttur.  Günümüzde verimliliği azaltarak iş gücü kaybına, dikkat dağınıklığına ve motivasyon bozukluğuna yol açarak yaşam kalitesini düşüren önemli bir sağlık sorunu haline gelmiştir. Hastalık, her yaş grubunda (çocuklar dahil) ortaya çıkmasına karşın genellikle 30-50 yaş aralığındaki fiziksel aktivite düzeyi düşük kadınlarda daha sık rastlanır.

Vücudumuz bize ne söylüyor?

Fibromiyalji sendromu, kronik yaygın kas-iskelet sistemi ağrısı olmakta birlikte farklı bulgular da hastalığa eşlik edebilir.

Eşlik eden bulgulara birlikte göz atalım.

  • Yorgunluk, bitkinlik
  • Sabahları yorgun uyanma ve uyku ile dinlenememe
  • Yumuşak dokularda sübjektif şişlik hissi
  • Sabah tutukluğu
  • Çene ekleminde ağrı
  • Gerilim tipi baş ağrısı, migren
  • Semptomların stres ve anksiyete ile artması
  • Belirtilerin hava şartları ile değişmesi
  • Ağrılı adet görme
  • Aşırı terleme
  • İrritabl bağırsak sendromu
  • Anksiyete, isteksizlik ve kronik yorgunluk sendromu

Vücudumuz kendi kendini onarabilen bir tasarım harikası!

Fibromiyalji sendromu tedavisinde multidisipliner bir yaklaşım önemlidir. Hastanın tedavi sürecine aktif katılımı sağlanmalı ve istikrarlı olunmalıdır. Hekimin belirlediği ilaç tedavisine ek olarak günlük yaşam alışkanlıklarında da değişime gidilmelidir. Ne yersek oyuz sözünden yola çıkarak bilmeliyiz ki hastalıklarda beslenmenin rolü büyüktür. Bu konuda destek almak için Diyetisyen İzel Ulutaş‘ın yazılarından faydalanmanızı tavsiye ederim.


Bize ne iyi gelir birlikte bakalım…

Fibromiyalji sendromunun aktivite düzeyi düşük kadınlarda daha sık görüldüğünü konuşmuştuk. Hastanın fiziksel fonksiyonlarını ve aktivite düzeyini arttırmayı hedefleyen egzersiz programları, kişinin genel sağlık durumunu iyileştirmek için kullanılan tedavi yöntemlerinde başı çekmektedir. Tedavide egzersizin temel amacı, stresin azaltılması, postürün düzeltilmesi ve aerobik kapasitenin arttırılmasıdır. Fibromiyalji sendromu için hazırlanan egzersiz programı fizyoterapist tarafından bireysel olarak düzenlenmelidir. Egzersiz, vücudun nörokimyasal dengesini yeniden düzenler ve olumlu bir ruh halini harekete geçirir.

Peki neler yapabiliriz?

  • Postür egzersizleri
  • Yürüyüş, yüzme
  • Klinik pilates
  • Yoga

Egzersize ek olarak ağrıya yönelik elektroterapi uygulamaları, sıcaklık ajanları (hotpack, infraruj vb.), mobilizasyon ve manipülasyon tekniklerinden de faydalanılır.

Alternatif yöntemler

Tamamlayıcı tıp uygulamaları fibromiyalji tedavisinde kullanılır ve kıymetlidir. Klinikte kullanmayı tercih ettiğimiz uygulamalardan da bahsetmek istiyorum.

  • Akupunktur
  • Kuru iğne
  • Nöral terapi
  • Ozon tedavisi
  • Biorezonans
  • Proloterapi
  • Hacamat
  • Kupa tedavisi

Yeni bir başlangıç için stresten uzak durmak mümkün mü?

Stressiz bir yaşam günümüz şartlarında bir hayal. Hayatımızdan stresi çıkartamıyorsak o zaman onunla mücadeleyi öğrenmek zorundayız. Mükemmeliyetçi yaklaşım, sınır koyamamak bizi stres kısır döngüsüne sokar. Tam bu noktada en çok ihtiyacımız olan doğru nefes teknikleri ile rahatlamaktır. Stres yönetiminde nefesin önemini anlattığım yazımın sizlere bu konuda faydalı olacağını düşünüyorum.

Ağrı ile yaşamak kader değil

Hayatımızda yapacağımız değişiklikler bize bambaşka kapılar açar. Beden ve ruh bir bütündür. Bedenimizi ve ruhumuzu besleyeceğimiz ağrısız günler dileğiyle.

Sevgi ve sağlıkla kalın…


Like it? Share with your friends!

Fzt. Zeynep Demir
Fizyoterapist. Sağlığın kendini sevmekle başladığına inanan bir şifa aşığı. Keremin ve iki kedinin annesi

0 Comments

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Comments

comments

Powered by Facebook Comments