Pazartesi bugün. Ve bir hafta başı daha. Mutlu haftalar dileklerimizle başlayalım mı yeni haftaya? Umut dolu bir geleceğe inanarak adım atalım. Haydi.
Kendimize iyi bir şakı hediye ederek başlayalım haftaya; Yeni Türkü’den Umut
Pazartesi
Bu pazartesi diğerlerinden farklı. Tarihimizin değiştiği o günün içinde bulunduğu hafta. 23 Nisan! Cuma günü kutlayacağız. Halkın söz sahibi olduğu bir yönetim biçiminin başlangıcıydı Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılması. 19 Mayıs 1919’da Samsun’da bir güneş gibi doğduktan sonra Ankara’da vücut bulan bir umuttu o. İlknur da yazacaktır Atatürk ve Cumhuriyet köşemizde yerini alacak yazısını hiç şüphesiz. Belki Kübra Şef çocuklar için güzel bir reçete yazar. Ama ben de yazmak istedim haftanın başında bu umudun bizim için ne kadar değerli olduğunu.
Anadolu ve Rumeli topraklarını bize vatan yapan son adımdı bu meclisin açılışı. Şanlı Kurtuluş Savaşı’mız yaşanacak ve hemen ardından Cumhuriyetimiz ilan edilecekti. Atatürk ebedi başkomutanımız olarak bize ölene kadar ve hatta hala yol göstermeye devam edecekti. Ne çok şey borçluyuz o gün orada olanlara…
Yani yeni hafta o günün umuduyla başlıyor aslında.
—==0==—
Hafta başı umutlarımız
Her pazartesi bize yeni haftanın sorumluluklarını getiriyor olabilir. Pandemiden dolayı evlerde kapalı kalmak ruhunuzu yormuş olabilir. Haklısınız da. Zorunluluklar, yapılacak işler gözümüzde büyüyor olabilir. Ödenecek faturalar, yapılacak görüşmeler, çözülmeyi bekleyen yüzlerce dosya duruyor olabilir masanızın üzerinde. Ya da daha kötüsü çözümsüz gözüken binlerce soruyu atamıyor olabilirsiniz kafanızdan.
Hangisi o gün Anadolu’nun orta yerindeki yangından daha büyük olabilir ki? Hangisi o gün o topraklarda yaşanan sorunlardan daha beter ki? Hangimiz daha çaresiziz o gün oradakilerden?
Evet. O gün orada olan şey umuttu. Umuttan doğan inanç.
—==0==—
Mutlu haftalar
Peki bizim umutsuz başlamak için bir sebebimiz var mı? Unutun demiyorum dertlerinizi. Hepsi aklınızda. O sorunları çözmek için, üstesinden gelebilmek için umuda ihtiyacımız var. Umuttan doğan inanca. Kendimize olan inanca ihtiyacımız var. Kendimize ve yaşadığımız topraklardaki insanlara güvenmemiz lazım.
Şimdi…. Bu pazartesi haftaya gülen bir yüzle başlayalım. Yarının daha güzel olabilmesi elimizdeyken yapabiliriz bunu. Güler bir yüzle apartmanın kapısından çıkarken merdivenleri temizleyen görevliye bir “günaydın” diyelim. Bindiğimiz otobüste maskelerin arkasına saklanmış da olsa yüzümüz gözlerimizle gülerek “merhaba”mızla başlayalım güne.
Masamızın üzerine kendimiz için bir çiçek alalım bu kez.
Ve mutlu haftalar dileyelim…
—==0==—
Hafta başı; Pazartesi’niz musmutlu ve çok umutlu olsun.
0 Comments