
İzmit Kocaeli
Doğduğum, doyduğum topraklar, memleketim.. Nice medeniyetlere ev sahipliği yapmış, bağrında ne cevherler yetiştirmiş memleketim.. Senden bahsetmemek vefaya zulüm, bahsetmek benim için memleket meselesi !
Eski (Antik) Çağlar – ASTAKOZ
İzmit ile çevresinde yaklaşık olarak MÖ 3000’den bu yana insanların yaşamakta olduğu yapılan araştırmalarda ortaya çıkmıştır. Eski çağlarda İzmit’in bulunduğu yer Bitinya denilen bölge içindedir.
İzmit’in MÖ 12. yüzyıldan önceki dönemleri karanlık dönemleridir. MÖ 12. yüzyılda ise Frigler yöreyi korumuş ancak siyasi örgüt kuramadıkları için uzun süre burada egemen olamamışlardır. Ardından Yunanistan’ın Megara şehrinden yola çıkan bir göçmen grup günümüzde Başiskele’nin bulunduğu yöreye Astakoz adını verip yerleşmişlerdir.
(MÖ 712/11’de bir Megara kolonisi olarak oluşturuldu ve erken Antik dönemde Astakos adıyla bilindi. (İzmit körfezinde eskiden çokça yakalanan Istakoz nedeniyle bu adı aldığı düşünülmektedir. Antik dönemde İzmit Körfezi’nin adı Istakoz Körfeziydi.)[1]. )
Bir efsaneye göre, İzmit Körfezi sahillerine Amazon Kraliçesi güzel Olbya geldi, sarayını İzmit Körfezi’nin parlak denizi dibine kurulmuş olan deniz tanrısı Poseidon kraliçeye aşık oldu. Bu aşkın meyvesi olarak da, Astakus isminde bir çocuk dünyaya geldi. Bu çocuk bugünkü İzmit Körfezi’nin kıyısında, Başiskele’de Astakos adıyla bilinen yerleşim kurarak ona kendi ismini verdi.
Roma Bizans Dönemi – NICOMEDIA
( İzmit Kocaeli )

Nikomedya (Yunanca: Νικομήδεια, günümüz Türkiye’sinde İzmit)
Astakos, Trakya kralı Lysimakhos tarafından yıkıldıktan sonra Bithynia kralı I. Nikomedes tarafından, Marmara Denizi’ne açılan İzmit Körfezi’nin ucunda MÖ 262’te Nikomedia adıyla yeniden kuruldu ve Anadolu’nun kuzeybatısında o günden beri her zaman en önemli şehirlerden biri oldu.
Nikomedia
- III. Nikomedes, Nikomedia şehrini MÖ 94 ve MÖ 97 yılları arası Romalılar’a bağışlamıştır. Nikomedia ve çevresi Roma döneminde Pontus Krallığı ile yapılan savaşlar sonucu oldukça zarar görmüştür ancak daha sonra onarılmıştır. Ayrıca bu dönemde İmparator Augustus ve Tanrıça adına tapınak yaptırılmıştır.
100
- İmparator Hadrianus, 123’te geçirdiği depremle yıkılmış olan Nikomedia’yı onarmıştır. Bu durumdan dolayı kent meclisinde “Restitutor Nicomedia” (Nikomedia’yı yenileyen) sanı verilmiştir.
- İmparator Caracalla döneminde kente bir hipodrom ile bir gimnazyum yaptırıldı. Gordian döneminde kentin kuruluşunun 500. yılı kutlanmıştır.
- Şenlikler bir yıl sürmüştür. Valerianus döneminde Balkanlardan Anadolu’ya giren Gotlar, Byzantion’a ulaşıp 256’da Kalkedon’a geçtiler. Nikomedia´ya giren akıncılar kenti yağmaladılar. Ondan sonra Prusa´ya (Bursa’nın o dönemdeki adı) doğru yola çıkan Gotlar aynı yoldan geri dönerken Nikomedia ile birlikte Nikaia´yı (İznik’in o dönemdeki adı) da yakıp yıktılar.
- Hannibal, hayatının son yıllarında Nikomedia’ya geldi ve Diliskelesi, Gebze yakınlarında intihar etti. Tarihçi Arrian da burada doğmuştur.
- Diocletianus, tetrarşi sistemini uygulamaya soktuğunda 286 yılında Nikomedia’yı Roma İmparatorluğunun doğudaki başkenti yaptı. Bu dönemde Gotların daha önce yıkmış olduğu kent onarıldı; kent doğuya kaydırılarak surları yeni bölgeyi de içine alacak biçimde yenilendi; kente hipodrom, saray, tapınak, hamam, resmi yapılar, darphane ile tersane yapıldı. Böylece Nikomedya kenti; Roma, Antakya ve İskenderiye’den sonra olmak üzere dünyanın en büyük 4. kenti oldu. Kentte Demeter tapınağı ile iki yanında sekizer sütunlu imparator tapınakları bulunuyordu. Bu alan bir kolonlu caddeyle limana bağlanıyor olup alanda ayrıca bir sunak ile bir Demeter heykeli vardı. Roma dönemi yapıtlardan kent surları, su kemerleri, anıtsal bir çeşme ile bir su sarnıcının kalıntıları günümüze ulaşmış olup bunlar dışında günümüze ulaşan yapıt yoktur..
300
- IV. yüzyılın başlarında Valerius Licinus´a yenilen Maksiminus Daia, putperest olmasına karşın halkı kazanmak için Nikomedia valisinden Hristiyan tutukluları özgür bırakmasını istedi ancak putperestler fermana karşı çıkıp Hristiyanları Nikomedia’dan sürdüler.
- 323 yılında I. Konstantin düşmanı Licinius´u, Krizopolis´te (Bugünkü Üsküdar’da) Hrisopolis Muharebesi‘nde yenip Nikomedia’ya sürdü. Bu olaya kadar Nikomedya Roma İmparatorluğunun doğu başkenti (ve en önemli kenti) olarak kaldı. Bu yengiden sonra imparator Nikomedia’da karısı ile kızı için birer saray ile bazilika yaptırdı. Buna karşın Nikomedia’nın başkentliğini kaldırıp onun yerine Byzantion´u geliştirdi.
- I. Konstantin bu savaştan sonraki altı yıl boyunca, 330’da yakınlardaki Bizans (daha sonra Konstantinopolis (günümüzde İstanbul) olarak adlandırılan şehri yeni başkent olarak ilan edene kadar burada ikamet etti.
- I. Konstantin 337 yılında Nikomedia yakınlarında bir kraliyet villasında öldü.
- 24 Ağustos 358’de meydana gelen büyük bir deprem Nikomedia’da çok büyük bir yıkıma yol açtı ve bu felaket depremi takip eden bir yangınla tamamlandı. (kentte yangınlar 50 gün sürdü) Nikomedia depremden sonra daha küçük ölçekli olarak yeniden kuruldu.[4] Aralık 362’de yine deprem oldu ve Nikomedia’da ayakta kalan son yapılar da yıkıldı.
- 395 yılında Roma İmparatorluğu, I. Theodosius’tan sonra ikiye bölündü ve Nikomedia, Konstantinopolis (İstanbul) merkezli Doğu Roma İmparatorluğu sınırlarına girdi. Konstantinopolis (İstanbul) Bizans İmparatorluğu’nun başkenti olunca Nikomedia’nın önemi azaldı ve böylece dünya tarihindeki önemi sona erdi.
400
- Yeni başkente Asya’dan ulaşan yolların kavşağında bulunması nedeniyle Nikomedia Konstantinopolis’in başkent olmasından sonra da önemini korumaya devam etti. Nicomedia’nın eski önemini kaybetmeye başlaması, İmparator Jüstinyen’in Kadıköy-İzmit arasındaki yolu askeri nedenlerle kapatarak ulaşımı İznik üzerinden sağlamasıyla başladı.
- Altıncı yüzyılda İmparator I. Justinianus döneminde şehir yeni kamu binalarıyla daha da büyüdü. Başkente giden yol üstünde olması ve Hilâfet devletine karşı Bizans’ın düzenlediği seferlerde önemli rol oynaması nedeniyle şehir büyük bir askeri şehir olarak önemini korudu.
- 840’lardan itibaren Nikomedia Optimaton theması‘nın başkenti oldu.
Selçuklu Dönemi ( İzmit Kocaeli )
VIII. yüzyılda Persler ile Arapların Bizans ile yaptıkları savaşlarla İzmit kenti yeniden yağmalanmıştır.
XI. yy.da Nikomedia, Anadolu’ya egemen olan Türklere geçti. I. Süleyman Şah ile kardeşi Mansur Suriye´den Anadolu’ya girdi. Birlikte 1075 yılında İznik’i aldılar. Burada bağımsızlıklarını ilan ederek Anadolu Selçuklu Devleti’ni kurdular. 1078 yılında I.Süleyman Şah, Nikomedia’yı ele geçirdi. 1085 yılında I. Aleksios yapılan savaşlar sonunda Nikomedia ile birlikte Marmara´nın güney kıyılarını geri alarak Bizans topraklarına kattı.
1096’da Bizans’a gelen Haçlılar İzmit Körfezi’ndeki bütün köylerle Nikomedia´yı yağmaladı. Nikomedia, 1101’de İkinci Haçlı Seferi’ne katılan ordunun bir kolunca ele geçirildi. Dorilaion‘a (Eskişehir) yürümek için kentten ayrılan Haçlı ordusu, Türklerin direnişiyle karşılaştılar. Bu direnişten sonra Haçlılar yağmayı Bizans topraklarına yöneltti. Haçlılar yerli halkça kovuldu. 1337’ye dek Bizans egemenliğinde kaldı.
Osmanlı Dönemi ( İzmit Kocaeli )
Kentin Osmanlılara geçişi Orhan Bey döneminde oldu. 1327 yılında Akça Koca; Kandıra, Karamürsel ile birlikte İzmit Körfezi’nin güneyini aldı. Osmanlı Devleti’nin egemenliği altında bulunan bölgelerde yaşayan halka iyi davranmaları, İzmit çevresindeki kalelerin önemli bir bölümünün 1333’te teslim olmasını sağladı. Osmanlı egemenliğine geçtikten sonra, önce İznikmid, daha sonra İzmid (İzmit) adını almıştır.1337’de kentte açlık baş gösterince İzmit’in tümü ele geçirilebildi. Bu tarihten sonra İzmit, Osmanlı sancağı oldu. İlk sancak beyi Süleyman Paşa oldu.
1402 yılında Timur´un Ankara Savaşı’nı kazandıktan sonra İzmit’e gönderdiği Mirza Ebubekir komutasındaki orduya kent halkı karşı koydu. Süleyman Çelebi, Timur ile anlaşarak Rumeli’de padişahlığı ilan etti. Sonra da Bizanslılarla anlaşarak İzmit´i 1403 yılında Bizans´a bıraktı. Daha sonra Musa Çelebi, kardeşi Süleyman Çelebi’yi tahttan indirerek sultanlığını ilan etti. İzmit yeniden Osmanlılara geçti. Ondan sonra Musa Çelebi’nin kardeşi Mehmet Çelebi ağabeyini yenerek 1413’te hükümdar oldu.
1400-1500
1413-1421 arasında kent bayındır edildi. 14 Eylül 1509’da İstanbul ile İzmit´te büyük bir deprem oldu. İzmit’te bu depremle birlikte Süleyman Paşa Medresesi başta olmak üzere 5 cami, 300 ev ile kentin deniz kıyısındaki surlar onarılamayacak biçimde yıkıldı.
1592 yılında İstanbul’dan gelen veba salgını İzmit´e sıçradı. Bundan dolayı dükkanlar 6 ay için kapandı. İstanbul ile Anadolu’ya ulaşım durdu. 1621 yılındaki şiddetli kışta İzmit Körfezi’nin bitim yeri dondu. Temel gereksinim maddelerinin azaldı. Bundan dolayı fiyatlar arttı. IV. Murad zamanında ayaklanan Gürcü Abdünnebi çevresindeki güçlerle İzmit üzerinden İstanbul’a yürüdü. Yöneticiler, İzmit´te siperler kazdırdı ve gemilerle İstanbul’dan asker gönderdi. Böylece ayaklanmayı bastırmaya çalıştılar. Üsküdar’a kadar ilerleyen Gürcü Abdünnebi daha sonra geri çekildi. 1659 yılında öldürüldü.
1600
1651 yılında ayaklanan Abaza Hasan Ağa, İzmit yöresini yağmaladı. Ayaklanma bastırıldı ancak İzmit bundan büyük zarar gördü. III. Ahmet zamanında İzmit, Damat İbrahim Paşa emriyle onarıldı. 22 Mayıs 1766’da iki ay süren depremlerden dolayı İzmit büyük ölçüde yıkıldı. Ayrıca tersane kullanılamaz duruma geldi. XIX. yy.a dek kentte durgun bir yaşam egemen oldu.
Şehir en parlak dönemine Kanuni Sultan Süleyman zamanında ulaştı. 1843’te İzmit- İstanbul arası düzenli vapur seferleri başladı. 19. yüzyılda 1873’te Anadolu-Bağdat demiryolunun ilk aşaması Haydarpaşa-İzmit Demiryolu açıldı. İstanbul-İzmit arasında işleyen ve Haydarpaşa-Ankara güzergâhında faaliyet gösteren demiryolundan sonra Kocaeli’nin ticari ve sosyal yaşamı canlanmaya başladı. 1880’li yıllarda kentte ticaret yaşamı dirildi. İzmit´te Feshane ile Çulhane yapıldı Bu yıllarda kentin nüfusunu çoğunluk olarak Müslüman Türkler oluşturuyordu. Ancak Ermenilerle Rumların yanında Yahudi azınlıkta vardı. 1855-1864 arasında Çerkesler Müslüman nüfusuna girdi. 1877-1878 arası olan Osmanlı- Rus Savaşı sırasında Rumeli ile Doğu Karadeniz´den Müslüman toplulukları yöreye göç etti.
Kent, 1888 yılında İzmit Mutasarrıflığı adı altında bağımsız bir sancak oldu ve ismi İzmit olarak değiştirildi. (Daha sonra bölgeye fatihi Akçakoca’dan dolayı Akçakoca’nın yurdu manâsına gelen ‘KOCAELİ’ adı verildi.) İzmit’in ilk Mutasarrıf Selim Sırrı Paşa oldu. Selim Sırrı Paşa halkıyla birlikte kentti bayındır etti. Yollar açıldı, sıtmaya neden olan bataklıklar kurutuldu, dönemin mimarı biçemlerini gösteren yapılar yapıldı.
XIX. yy. sonlarına doğru yörede Batılı devletlerin misyoner etkinliklerinin yoğunlaştırdı. Bu yüzden kente çok sayıda azınlık okulu yapıldı. 10 Temmuz 1894’te olan depremle kentte yeniden hasarlar oluştu. [5]
Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyet Dönemi
20 Kasım 1918 tarihinde İzmit’i İngilizler işgal etmiştir. 27 Ekim 1920 tarihinde Yunanlılara verilmiştir. 28 Haziran 1921’de ise İzmit, Türkiye topraklarına katılmıştır. Yunan ordusu çekilmeden önce şehri yağmalamış ve İzmit Katliamı‘nı yapmıştır.
Cumhuriyetten sonra 20 Nisan 1924’te Kocaeli ili kurularak İzmit buraya bağlandı. Kentte, sanayi alanının etkinliği her dönemde ülke ortalamasını aşmıştır. 1960 yıllarında sanayileşmede doruk noktasına varılmıştır. Kâğıt, petrokimya ve rafineri teknolojilerinin kullanıldığı merkezler, kentteki nüfusun toplumsal, kültürel yapısında değişim yaratmıştır. İş olanakları kente göçü arttırmıştır. 17 Ağustos 1999’daki depremde büyük hasarlar görmüştür. Ancak kısa zamanda bu hasarlar onarılmıştır.
Kaynak – Wikipedia
İçindekiler
Bölge Hakkında ki Memleket Meselesi
0 Comments