Cam atık ve özellikle kavanoz da çok büyük bir sorun çevre için. Evlerimizde, işyerlerimizde bolca karşılaştığımız, dağ gibi biriken bu atıklar hakkında bugünkü yazımız.
Sıfır atık dosyamıza bir süredir ara vermiştik. Hatırlayalım mı nelerden bahsetmiştik bugüne kadar? Atık Yağ, Atık Pil Sorunu, Mutfakta Sıfır Atık ve daha bir çok konu. Peki ya cam materyaller? Onların potansiyel suçlu oldukları orman yangınlarına şahit olduk çokça geçtiğimiz yıllarda. Son Orman Yangınlarını hatırlayın. Çevre, doğa ve sonra geleceğimiz söz konusu olduğunda elbette hepimiz bir şeyler yapmalıyız. Ve biz de BİRİKİYORUM olarak en azından konuya dair bilgi verebilirsek huzurlu oluruz.
Cam Atık nedir?
Bu soruyla başlamalıyız önce. Şöyle diyor Sıfır Atık:
“Cam ürünler kullanım ömrünü tamamladıktan sonra cam atık olarak nitelendirilirler. Örneğin cam meşrubat şişeleri, kavanozlar, vb. Ancak porselen atıklarını cam olarak değerlendiremeyiz!”

Peki camlar nasıl üretilir?
Camın doğal kaynağı kumdur, bunu hepimiz biliyoruz sanırım. Kum, soda, potas, kireç ve renk verici ya da ağartıcı maddeler birleştirilerek, uygun bir sıcaklıkta eritilir. Sonra istenilen form verilir ve soğutma işlemi yapılarak son halini alır.
Camın tarihçesi
Evlerimizde kullandığımız değerlisinden çöpe attıklarımıza kadar bir çok obje var. Nereden, nasıl, ne zaman gelmiş bilmek gerek diye düşünüyorum. O zaman başlayalım obsidyenden kristale bu yolculuğu anlatmaya.
Obsidyen isimli doğal cam taşlarla insanlık var olduğundan bu yana tanışıyor aslında. Fakat kullandıklarımız sadece bir kaç bin yıllık! Bir kaç bin yıl bize çok fazla uzun gelse de dünyanın ve üzerindeki insanlığın varlığını düşünecek olursak sadece sıfatını hak edecek kadar kısa bir zaman dilimi.
Sonra tarih MÖ 2500 yıllarını gösterdiğinde Mısırlılar boncuk kullanmaya başlıyor. Antik Mısır boncukları. İngiltere’de Cboford müzesinde sergilenen bir boncuk var ki üzerinde tarih yazıyor. M.Ö. 1551 -1527 yıllarında yaşayan Firavun Amenhotep’e ait bu iri boncuk tarihçe hakkında bilgi veriyor insanlığa.
Yunanlı tarihçi Pliny, soda ve kumun kazara karışıp kazana düşmesi sonucu camın yapılmaya başlandığını yazmış. Başka bir rivayet de Venedikli denizciler tarafından bulunduğu. Tam bir bilgi yok anlayacağınız. Ama en eski reçete MÖ 250 yılında Mezopotamya’da bulunan kil bir tabletin üzerinde yazıyor.
Sonra 15. yüzyılda cam bugünkü modern halini almaya başlıyor yine Venedikliler sayesinde.
Ve Türkiye’ye gelirsek Mustafa Kemal Atatürk’ün emriyle Paşabahçe’de kurulan Cam Fabrikası 1935 yılında çalışmaya başlıyor. Şu anda 3,5 milyon tonluk bir üretime sahip.
Cam atık için geri dönüşüm macerası
Öncelikle bilmemiz gereken bu malzemeler sonsuz kere dönüştürülebilir. Hem de hiç değer kaybetmeden yüzde yüzü. Bu yüzden çok değerli.
Bir de şöyle yazalım değeri anlayabilmeniz açısından. Küçük bir cam şişenin geri dönüşümünden kazanılan enerji aşağıdakileri çalıştırabilecek enerjiye denktir.
- 100 watt’lık bir ampulün 1 saat,
- Bir bilgisayarın 25 dakika,
- Bir televizyonun 20 dakika,
- Bir çamaşır makinesinin 10 dakika
Yeni bir şişe üretmek için, cam atık bir şişeyi geri dönüştürmekten çok daha fazla enerji harcamak gerekir!
Cam Kumbaraları
Tabii ki bu geri dönüşüm için onları toplamak lazım. Atıkları ayrı ayrı toplamak gerektiğini önceki yazılarımızdan hatırlıyorsunuz. Geri dönüşüme katılması için biriktirmek gerekir. Bunun için de lisanslı firmalar, belediyeler aracılığı ile kumbaralar kullanırlar. Eğer depozitolu kullanmıyorsanız ki artık pek kalmadı onlardan, kumbaralara atalım.

Neleri atalım?
- İçecek şişeleri
- Konserve kavanozları
- Reçel kavanozları
- Diğer ambalaj camları
Neleri atmayalım?
- Seramikler
- Porselenler
- Taşlar
- Evsel atıklar
- Pencere camları
- Borcam
- Kristal cam bardak, küllük ve vazolar
- Ampul ve enerji tasarruflu lambalar
- TV camları
- Ayna
- Araba camları ve farları
Cam Atık Zararları
Kesinlikle hammadde açısından çok değerli, bunu anlıyoruz artık. Geri dönüşümle hem bu karışımdaki hammaddeler açısından hem de sağladığı enerji bakımından yüksek bir kazanım.
- Çevre kirliliği açısından değerlendirelim önce. Doğada en uzun kalan atık türüdür bunlar. Doğadan tamamen kaybolması 4000 yılı bulur. Düşünsenize bulunduğu tarihi düşünürseniz, ne kadar uzun olduğunu idrak edebilirsiniz.
- Bir diğer zararı, kazalara sebebiyet vermesi. Evlerimizde kırılan bir bardak tarafından hepimizin eli kesilmiştir sanırım. Bir de doğada olduğunu düşünün, bizim dışımızdaki canlılara ne zarar verebilir? Yani dünya üzerinde bizim yüzümüzden bizden önceki canlıların uğradığı zarara başka bir örnek bu cam atıklar.
- Ama ben burada yaz mevsimi yaklaştıkça bizi korkutan başka bir zararından bahsetmek istiyorum. Tabii ki orman yangınları. Geçen yaz yaşadığımız o korkunç görüntüleri hatırlayın. Cayır cayır alevler günlerce sardı etrafı. Ve içindeki canım canlarla beraber yandı bitti, kül oldu. O yemyeşil yerler şimdi simsiyah. İşte bu yangınlara sebep olanlardan biri de biz insanlar tarafından rastgele oraya buraya atılan şişeler ve kavanoz.
“Cam, güneş ışığını bir büyüteç gibi çimenlere çeker. Çimenler, tutuşarak çimenlerin alevlenmesine ve dolayısıyla yangının oluşmasına neden olacaktır.”
Vikipedia
Lütfen çocuklarımıza da okuyalım yukarıdaki cümleyi. Lütfen. Gittiğimiz orman gezilerinde, yaptığımız pikniklerde buna dikkat edelim. Hatta çocuklarımızla birlikte toplayalım.
Ve Kavanoz
Mutfaklarınızı, buzdolabınızı, kilerinizi getirin gözünüzün önüne şimdi. Kaç tane vardır tahmin etmeye çalışın. 10? Belki 20? O kadar çoklar ki, tezgahınızın altında sakladığınız, zamanı gelir kullanırım diye bodruma indirdiğiniz kavanozları düşünün şimdi de. İşin içinden çıkamadınız, değil mi? Ya çöpe attıklarınız. O zaman şimdi de Geri Dönüşüm İleri Dönüşüm yazımızı hatırlayın. Bu kavanoz sorununu ileri dönüştürerek nasıl çözebiliriz, bir bakalım.
Kavanoz Değerlendirme Tavsiyeleri

Dizin mutfak pençelerinizin önüne, ekin içine otlarınızı. Hem mutfağınız şenlensin, hem de şimdilerde epey pahalı olan yeşilliklerinizi kendiniz üretip kesenize katkıda bulunabilirsiniz. Tabii ki vazo olarak da kullanabilirsiniz, annem en çok öyle kullanırdı.
Konserve, turşu, reçel yapmak için ya da mutfağınıza bir düzen getirmek için değerlendirebilirsiniz. Baharatlık ya da incik boncuk koymak için… Arta kalan yemeklerinizi saklamak için de kullanabilirsiniz, böylece saklama kabı almanıza gerek kalmayacak. Hatta bardak olarak bile kullanabilirsiniz bazılarını.

Mumluk yapabilirsiniz, hatta bu kavanoz derdinden kurtulmak için evde mum yapmayı öğrenebilirsiniz. Eğer büyükçe bir kavanozsa teraryum yapabilirsiniz.
- Ve işte yeni bir fikir, kapaklarına açacağınız deliklerden geçireceğiniz duy ve ampullerle balkonunuzu ya da bahçenizi ışıl ışıl bir hale getirebilirsiniz.
- Ya da kırılan kavanoz camlarına yenilerini ekleyip bu kırık cam atıkları boyayıp yapıştırarak yepyeni objelere belki avizelere bile dönüştürebilirsiniz.
- İçine koyacağınız biraz su biraz gliserin ve simlerle harika kar küreleri bile yapabilirsiniz.
- Üzerine yapıştıracağınız kumaş parçaları, kapağına silikonla tutturacağınız bir biblo ile kavanozunuz şık bir hediye paketine bile dönüşebilir.
Sizin yaratıcılığınıza kalmış ama bunlardan hiç birini denemeyecek kadar tembelseniz lütfen cam kumbarasına atın.
Ve tabii ki tek kullanımlık plastik ürünler yerine yüzlerce kez kullanabileceğiniz ve doğru yere attığınızda sonsuz kere dönüştürülebilen cam ürünleri kullanın.
#camatıkları #kavanozatıkları #şişeatıkları #camgeridönüşüm #kavanoztasarım
0 Comments